Home
Archive for
Nisan 2015
YAZ GELİYOR FORMA GİRELİM Mİ? (1)
Nedense 10-15 gündür
ara verdiğim blog yazılarına bu akşam geri dönesim var.. Özlemişim yazmayı, 10-15 gündür
strawberrynet.fan kulubünde hummalı bir çalışma var, youtube da video
seslendirmeleri yapıyoruz, video çekiyoruz, olmadı bir daha, bir daha. Bu arada epeyce de eğleniyoruz, güzel anılarımızda oluşuyor sonrasında
bahsedip güleceğimiz. Gençler ve ileri gençlerle birlikte iyi bir ekip
olunduğunu görüyorum, hoş keyifli bir ortam. Her birimiz farklı sektörlerden burada buluşumuşuz,
Bu gün arkadaşımla
bir ara masa başı sohbeti yaparken, işin arasında kadın değil miyiz? yaz geliyor forma girmek, formda olmak
lazım diye konuşurken, kiloları ile
doğduğundan beri uğraşan biri olarak, beslenme
konusunda kendimce epeyce bilgi sahibi olmuşum.
Aklıma geldikçe de bunları kendimde deneyimlediğim ve faydasını gördüğüm için şimdi paylaşmak istedim.
Aslında her kesin metobolizması farklı, bana iyi gelen sizlere iyi gelmeyebilir
ama bir iki denemekten de zarar olmaz diye düşünüyorum.
En sinir olduğum şey
diyet programlarına, diyet listelerini bağlı kalmak. Kilo vermeye çalışmak zaten sinir
bozucu bir şey, bir de saat saat liste uygulamak, bence abuk subuk yiyeceklerden
daha zor o listeleri uyguluyor olmak. Korktuğum başıma geldi olayı var ya, kilo olayında da aynı durum söz konusu, terazideki rakamlar artacak endişesi ile korkarak yediğiniz her şeyin, keyfine varamadığınız gibi, kilo da
alındığını fark ettim kendimde. Kilo alırım endişesi zamanla saplantı yapıyor
insana ve ne yenirse yenilsin suçluluk duyulduğu gibi zaten de hemen kendinizi
kilo almış gibi hissediyorsunuz, psikolojide bozuluyor çünkü kendinizi
beğenmiyorsunuz. Öyle günde 3 ana öğün,
3 ara öğün gibi beslenme şeklide bana hiç uygun değil mesela. Fakat neyin uygun
olup olmadığını vucudumu, kendimi tanıdıkça keşfettim.
Metobolizma hızı kişiden kişiye değişiyor , insanın önce bu anlamda kendini tanıması
gerekiyor ama su içiyorum yarıyor sözcükleri de efsane bunu da belirtmeden
geçemeyeceğim. Metobolizmayı etkileyen faktörlerde var tabi bunların en başında
da yaş geliyor. 30 yaşa kadar hızla çalışan metobolizma sonrasında hızı düşmeye
başlıyor ve biz bayanlarda ayrıca menopoz dönemiyle birlikte de kilo artışı oluyor.
Erkekler bu konuda bizden biraz daha şanslılar çünkü kadınlardan daha kaslı
oldukları için enerji harcamaları daha
fazla, bu nedenle kas yapımız erkeklere oranla daha az olduğundan metobolizma daha yavaş çalışıyor. Sürekli
alınıp verilen kilolar, genetik, hastalıklar,fazla karbonhidrat tüketimi, kış
ve yaz farkı metobolizmayı etkileyen nedenleri oluşturuyor. Metobolizmayı da kendinize
uygun beslenme, yapacağımız egzersizler, günlük su ihtiyacını da alarak
hızlandırmak mümkün.
Kendimde denediğim
tarifleri ara ara paylaşacağım bu gün
YULAF'ı seçtim:) Sabah normal bir
kahvaltı canınız istemiyorsa haftada en az 3 kez
4 kaşık yulaf
1 dilim ananas
4 badem, ceviz,fındık
1/2 çay kaşığı tarcın
Süt veya yoğurt ile
karıştırarak yiyebilirsiniz. Ben yoğurtla tercih ediyorum göbek yağlarını
daha iyi çözümlediğini kendimde gördüm.:)
Ya da öğle yemeğini kaçırdınız, belki spor
yapacaksınız, bu yürüyüşte olabilir , spordan yarım saat önce yine ;
4 kaşık yulaf
1/2 muz
1 çay kaşığı pekmez
1 çay kaşğı fıstık ezmesi süt, su yada yine yoğurt ile
karıştırark yiyebilirsiniz ben buna bayılıyorum. Spor hocamın spor öncesi yada
atladığım öğün için bana verdiği bir tariftir çok da memnunum üstelik tatlı
ihtiyacımı da karşılıyor.
Zaman zaman olur gece
acıkabiliriz o sıra ne yenirse yensin zararlıdır ama kötünün iyisi
2 kaşık yulaf
1 kaşık yoğurt
1/2 çay kaşığı tarçın
açlığı yatıştırdığı gibi çok zararlıda bir yiyecek yenmemiş oluyor.
Haftanın belli
zamanlarında bile bunları uyguladığınızda kendinizi iyi hissedeceksiniz. Ben
zaman zaman yine kendimce denediğim ve bana iyi gelen şeyleri paylaşacağım. Afiyet olabilir:))
Vücudumuza İçeriden ve dışarıdan destekle, hoşumuza giden bir şekle sokmaya ne dersiniz. Yine kendimde denediğim ve faydasını çok gördüğüm, sonucundan memnun kaldığım ürünü de ayrıca sizlerle paylaşmak isterim... Beslenme, egzersiz ve vücut şekillendirici ile bu yaza formda girmek mümkün.Henüz daha zamanımız var. O zaman sizlere kolay gelebilir:))
Yazan: Ayşegül DADAK
Tüm kozmetik ürün ve markalara
www.strawberrynet.com'dan ulaşabilirsiniz.
Hızlı alışveriş için tıklayınız.
OLALAAAAAA... İÇİMİZİ ISITAN YAZ MAKYAJI İLE KENDİMİZİ ŞIMARTALIM MI?
Opsssss:) Cıvıl cıvıl bir yaz bizi
bekliyor ki...
Mutlu olmak için belki de
kendini önemli değil, önemsiz hissetmek lazım. Kendimiz için yapacağımız
en ufak birşey mutlu olmamız için yetecektir bize bunu sakın unutmayalım..
Doğanın bütün renkleri en
canlı halleriyle beraber ilkbahar ve yaz içinizi ısıtır. Taze çiçek kokuları.
Mis kokulu çiçeklerin yaydığı ferahlık ve bu canlılığı, tazeliği şimdi yüzümüze
yansıtmanın tam zamanı.
Söylemeden geçemeyeceğim,
Opsssss.... Hayat dudaklar da mey "YAŞAMAK" ne güzel şey:)
Şimdi kendimizi rengarenk bir
gelincik tarlasında düşünelim mi?
|
Önce kırmızı gelincik tarlası, turuncu gün
batımı ve sarı ayçiçeği tarlası. Aynen
makyajımız gibi rengarenk ve cıvıl cıvıl!
O vakit başlayalım yüzümüze gelincik tarlasını
yansıtmaya ne
dersiniz?
Yaz sezonunda daha öncelerde hiç
görmeye alışkın olmadığımız
kadar renkli göz makyajları ile karşılaşacağız.
|
Pembe, eflatun, yeşil, mor ve sarı. Rengarenk
bir yaz bizi bekliyor!
Kendinizi şımartmaya hazır mısınız? O vakit
başlayalım...
Sakın unutmayın, kaliteli göz makyajı yapabilmek
için gerekli olan tek şey trendleri yakalamak olmamalı aynı zamanda makyaj
malzemelerinin kaliteli olmasınada dikkat edin! Kalitesiz bir makyaj malzemesi
hem cildinize, gözlerinize hem de sağlığınıza zarar vereceğini unutmayın! Ucuz
diye fazla almak yerine, kaliteli ve az makyaj malzemesi almak daha mantıklı
olacaktır.
Yoğun renk pigmentleri ve pırıltılı dokularıyla
sezonun favori renk
farlarımızdan oldular. http://goo.gl/EWk8qI
Ürün Detayları;
- Ağırlaştırmayan, uzun süre dayanıklı, kremsi
göz farı
- Pürüzsüz tam uyumlu bazı uygulama sonrası
hızla fazla yağı ve suyu giderir
- Her açıdan çeşitli renkleri yansıtan pırlanta
yansıtıcı pudra içerir
- Süper hidro sarıcı, canlandırıcı DE formülü,
cildi nemlendirir
- 16 saat boyunca yeni uygulanmış görünümü
sürdürür
- Eşit, saten, nemli ve pırıltılı bir sonuç
verir
- Dağılmaz ve çizgilenmiş bir görünüm
oluşturmaz.
Renkli göz farlarını kullanarak
gözlerimize biraz eğlence katalım mı? Linkte de göreceğiniz gibi
cıvıl cıvıl renkler! Al beni der
gibiler.. http://goo.gl/Gf8gwg
|
Ürün Detayları;
- Ultra karıştırılabilir ve çok yönlü göz rengi
- Muhteşem, uzun süre kalıcı renk tonları
sağlayan Fırınlanmış teknolojisi ile geliştirilmiştir
- Bulaşma yapmayan hafif formülü ile göz kapağı
üzerinde nazikçe kayar
- Eşit ve kusursuz bir uygulama sağlar
- Çeşitli efektler için ıslak veya kuru olarak
uygulanabilir
Işıltılı turuncu!
Geçen yıl mat
dudaklar ne kadar popülerse, bu sezon da parlak dudaklar önde
olacak!Özellikle 'pop' renklerin en ışıltılı halleri dudaklarda etkisini
göstermeye devam edecek!
Not: Mat rujunuzun üzerine şeffaf parlatıcı
sürerek bu etkiyi
yakalayabilirsin sakın unutmayın!
Doğanın canlanması ile
dudaklarda da canlı renkleri ön plana
çıkaracak. Bu renk rujları tercih
ederseniz makyajınızın diğer
kısımlarının da sade olmasına kesinlikle özen
götermelisiniz!
Özellikle şimdi allıklardan ve parlak farlardan uzak
durmalısınız,
"Işıltılı rujları" tercih ettiniz zaman!
Ürün Detayları;
- Kremsi, hafif ve ince dokuya sahiptir
- Koyu, şık ve canlı renk sağlar
- Kendi hacminin iki katı nem tutan gelişmiş
Parlak Renk Nem Polimeri içerir
- Rengin parlaklığını güçlendirirken nemi dudak
yüzeyine sekiz saatten daha uzun süre hapseder
- Şeffaf, parlak, büyüleyici ve uzun süre kalan
bir sonuç verir.
Dumanlı göz makyajından eğer sıkıldıysanız ancak
yine de koyu tonlarda vazgeçemiyorsanız eye-liner yardımıyla rahatlıkla
yapacağınız grafiti göz makyajı yeni sezonda en sevdiğiniz trendlerden olacak.
Pop-art akımının yeniden canlanmasıyla gündeme gelen graffiti akımı makyajda da
oldukça popüler durumda. Göz kalemiyle destekleyeceğiniz likit eyeliner'ınızla
dilediğiniz şekli göz kapaklarınıza uygulayabilirsiniz. Bunun için ihtiyacınız
olan tek şey eh biraz cesaret! Unutmayın yeni sezonda uzun kuyruklar yerine
daha kısa ve göz çevresini dolduran kontürler ön planda. Hadi bakalım
yaratıcılığınızı kullanmanın zamanı geldi de geçiyor.
Umarım sizlere verdiğim bilgilerle yardımcı
olabilmişimdir. Enerjinizi ve pozitif düşünceyi sakın ola
"RUHUNUZDAN" bırakmayın! Çünkü, bu coşku yüzünüzle eş değerde!
Ne demiş ünlü şairimiz;
Hep böyle çocuksu mu bakar senin gözlerin?
Hep böyle içinde uzakbir ışık mı yanar?
Bakışlarında beni dinlendiren bir şey var;
Kıyısındaymış gibi en sakin denizlerin…
Bir yelkenliyim şimdi ben senin limanında
Fırtınalardan geldim sende dinleniyorum.
Bu huzur, bu sessizlik hiç bitmesin diyorum;
En eşsiz dakikalar sürsün senin yanında…
Hiç yumma gözlerini, ışığın eksilmesin,
Yazan: Gülten Can
NEYDİK NE OLDUK
Kızlar bu gün ki programımız makyaj
Gözler cart yeşil,
Kaşlar yok ediliyor,
Burun kalsın,
Dudaklara gelinceeee!!!! işte bunu hatırlamıyorum, bu nedenle dudaklara gelemiyorum. Geçmiş yıllar bu replikleri yanlış hatırlamıyorsam Ayşen Guruda bir skeçte söylüyordu, sanki 30 yıl önce. Aklımda o gün, bu gün kalmış nedense. Sanki kadınların değişimine gönderme yapıyor gibiydi.
80'li yıllar kıyafetlerimizde, makyajımızda, saçlarımızda abartının tavan yaptığı dönemler. Permalı saçlar, tepelere mandal takmadan olmaz, ya da Farrah Fawcett modeli.
Uzun tırnaklar, fosforlu ojeler, en canlısından neon farlar, rujlar. Ay ay ay!!! şahane giysilerimizi saymıyorum. Geçenlerde bir arkadaşımla fotoğraflara bakıyoruz. Elinde bir fotoğraf ayakta olan sen misin? diye sordu. Aslında bendim fakat benim diyemedim karizmayı yerle bir etmemek için.. :( o kadar kötüydü kiii!!. Ama o zaman şahaneydik, öyle hissediyorduk.
Ya erkekler, aslan yelesi saçlar, favoriler, geniş yakalı renkli gömlekler, Beyaz Gölge diye bir dizi vardı, gençler dizinin oyuncularından Kuliç gibi yürür olmuştu. Sonrasında da Grease filmindeki John Trawolta gibi olma modasına bürünmüştü.
O zamanlar tarz stil yoktu aaa!! bu moda ama vardı. Elde imkanlarda yoktu, olanla idare ediyorduk, kısıtlı olduğumuzdan komik olduğumuzu şimdi daha iyi görüyorum.
Estetik, botox, dolgu bunlarda yoktu, sadece saçlar, giysiler benzerdi ama yüzler benzemezdi. Tam bir Ajda Pekkan hastası olan kuzenim 30 yıl önce Amerika'ya gitmişti, 2 yıl öncesine kadar da Türkiye'ye hiç gelmedi. Bizde tv izlerken Ajda Pekkan klibi oynuyordu o sıra, sordu kim bu diye. Ee bu Ajda Pekkan dedim, Allah Allah!! ben giderken bu kadar genç ve güzel değildi dedi:))
Gerçekten de öyle yıllar geçtikçe genç olacağım çabası daha da artıyor. Benim annemin 2 kız kardeşi daha var, en küçükleri olan annem 71 yaşında. Üçü bir arada konuşuyorlar güzellikten. Yaşlarını kabul etmiyorlar, olabilir yaş 76 ama ben kendimi hala 18 yaşında hissediyorum; diyen teyzeme annemin cevabı, kardeşşş bende öyle hissediyorum da iç organları ne yapacağız onlar öyle demiyor dediğinde çok gülmüştüm.
Bundan 10-15 yıl öncesine kadar estetik ameliyatlar, botox, dolgu, silikon vs. bu kadar başarılı değildi. Sanki o zamanlar da da bütün kadınlar hayret etmiş gibi bakıyorlar görünürdü bana kaşlar o kadar havadaydı ki. .
Şimdilerde bu işlemler oldukça gelişti harikalar yaratılıyor, evrim geçiriliyor sanki. Yalnız bu sefer de bana bu işlemlerden geçmiş olanlar birbirlerine benzemeye başladılar gibi geliyor. Öyle ki popüler kişilere baktığımda yüzleri birbirlerine benziyor sanki. Bağdat caddesinde bir cafede oturuyorum geçenlerde, bir çoğu o kadar yapay görünüyor ki. Burunlar hokka, dudaklar dolgu, saç modelleri aynı. Kızlar annelerine, anneler kızlarına benzeme çabası gördüm. Karşı değilim bu tür işlemlere dozunda güzelde oluyor ama aşırısı çok yapay duruyor.
Oysa ki, tarz başkalarına benzeme çabası içerisinde olmadan her şeyinle kendine münhasır olabilmektir, 80 li yılları da geçirmiş biri olarak böyle düşünüyorum. Şimdi imkanlar dahilinde her şey var benzemek değil de tarzını bulmak, farklı olmak çok daha kolay. Ben kızıma ya da oğluma fiziksel görüntü konusunda ilk önce temiz, hijyen bir görüntüye sahip olmayı öğretirdim.
Güzel olmak yüzüne ne bulursan sürmek değildir ki; Ha biz bunu yaptık imkanlı gibi görünen imkansızlıklarımızdan, ama artık öyle değil. Ya da saçlar yağlı ama giysin süper üzerinde güzel bile görüneceğini sanmıyorum. Un var şeker varda helva yapmadık mı diyeceksin belki bana. Ama temizliğine özen göstermezsen, mis gibi kokmazsan, alladı pulladı da yapma o zaman. Allahın suyu her zaman var, keseye uygun malzemelerle de bunu tamamlamak tamamen kişinin kendi tercihlerine ve imkanlarına kalmış bir şey.
Sağlıklı, bakımlı, görünmek için ille de çok paralar harcamak gerekmiyor. E hadi o zaman tarzın olsun ama önce buna doğru adımlarla başlamalısın!!....
Güzellikler herkesin olsun:)
Yazan: Ayşegül DADAK
Tüm kozmetik ürün ve markalara
www.strawberrynet.com'dan ulaşabilirsiniz.
Hızlı alışveriş için tıklayınız.
BAKIMLI ERKEK OLMAK
Eskiden arkadaşlar ile konuşurken, bir iş yapacaksan ya çocuklara ya da
kadınlara yönelik iş yapacaksın, ikisi de yok satar denirdi genelde. Bütün anne ve babalar imkanları dahilinde kendi ihtiyaçlarını erteler ama çocuklarının ihtiyaçlarını ihmal etmezler. Genelde bayanlarda, özellikle kozmetiklerde alışveriş tutkunu olduğu için kendini ihmal
etmez, bu nedenle ikisi de iyi pazar oluşturur.
Bu doğru bir tespit, aslında
yanlış değil. Zaman hızla değişti, değişiyor artık erkeklerde bu ikilinin
arasında ihtiyaçlar konusunda, hemen hemen kadınlara yetişir oldu. Ekonomik gelir düzeyi artması ile erkeklerde
fazlaca spor salonlarında, saç , sakal, traşının dışında, önceden eşlerinin cilt
bakım ürünlerinden kaçak kullanmalar, şimdilerde kendileri için özel ürünler
almaya kadar geldi.
Hatta erkekler için manikür, pedikürde kuaför salonlarının bir bölümü oldu. Erkekler için özel üretilen ürünler mevcut artık, ayrıca üretildiğine göre erkek cilt bakım ürünleri de arza göre raflarda epeydir yerini almaya başladı çeşit çeşit. Üstelik alış verişleri bizlerden daha kolay ''ihtiyacım bu tamam alayım''.
Hatta erkekler için manikür, pedikürde kuaför salonlarının bir bölümü oldu. Erkekler için özel üretilen ürünler mevcut artık, ayrıca üretildiğine göre erkek cilt bakım ürünleri de arza göre raflarda epeydir yerini almaya başladı çeşit çeşit. Üstelik alış verişleri bizlerden daha kolay ''ihtiyacım bu tamam alayım''.
İyi bir şey, bizlere artık ne gerek var bunları kullanmaya vs. gibi sözcükleri söylenmelerini duymaz olduk. Çünkü artık
onlarda farkında kendilerine ufak tefek bakımların iyi geldiğinin.. Baktılar ki
yıllar geçtikçe eşler gençleşiyor, onlarda bir telaş modern çağın metroseksüel erkekleri oldular. Aslında bu iyi de oldu, düşünsenize biz bakımlı, sağlıklı, etkileyici görünürken,
eşimizin bizim yanımızda yorgun, saç, sakal bir yerde, günün kokusu üzerine sinmiş
bir halde yanımızda olması rahatsız etmez mi bizleri. Bende eşimin aynı benim gibi
görünmesini isterim şahsen...
Zamane erkeğinin bakımlı ve dış görünümüne düşkün olduğunu bilmeyen
kalmadı artık! Etkileyici ve sağlıklı bir görüntü için atılacak ilk adım temiz
ve bakımlı bir cilt, onlar içinde geçerli . Aslında erkeklerin avantajı olan
kalın deri ve kolojen salgısı daha geç yaşlanmalarını sağlıyor. Bu anlamda işleri
bizlerden daha kolay. Geçen yıllara teslim olmak istemeyen erkeklerinde reçetesi var elbet. İşte bunlardan en temel olanları..
Reçete birrrr!!
Reçete birrrr!!
Evvet beyler, günlük duş, traş-traş sonrası kullanılacak cildi tahriş etmeyen bir nemlendirici.
http://goo.gl/sXNPRv
Reçete ikiiii!!!
göz çevresi için kullanılacak olan göz çevresi kremi.
http://goo.gl/9Kf7yB
Reçete üçççç!!
Ter bezleri kadınlara oranla fazla olduğundan kullanılması gereken deodorant ve parfüm, bakımlı görünmelerini sağlayacak günlük işlemler.
http://goo.gl/MNXG0t
Dalga geçer gibi kadın olmak zor arkadaşım onu süreceksin, bunu süreceksin çok işleri var diye bizleri espri konusu yapan erkeklerin çeşit çeşit kozmetik ürünlerini görmekte ayrıca hoşuma gidiyor:)
Ne diyelim, hadi bakalım kolay gelsin o zaman:)
Yazan: Ayşegül DADAK
Tüm kozmetik ürün ve markalara
www.strawberrynet.com'dan ulaşabilirsiniz.
Hızlı alışveriş için tıklayınız.
ÇİRKİN KADIN YOKTUR BAKIMSIZ KADIN VARDIR
Gülerim ben, güne gülümseyerek başlarım. Sabah kalktığımda yüzümü yıkarken ilk kendimi görürüm ve ''gülümse şanslısın bu günde ışığı gördün, şükür et, teşekkür et'' derim. Beynim bu mesajı alır, yorgun hatta çevresi mor halkalar olan gözlerim canlanır, cildime renk gelir, güzel hissederim birden kendimi.

Fakat iç ses devreye girer.
-- Hadi canım kendini kandırıyorsun, kendi kendine gülene deli denir. Neymiş bi gülmüş güzelleşmiş, çirkinsin işte, başladı yine mutlu kız Ayşecik, dağlar kızı Reyhan, Polyanna...

--Hadi canım sende, bu sadece kozmetik ürünleri satsın diye çıkarılan, senin gibilerin de kendini avuttuğu bir düşüncedir. Çirkin kadın yoksa neden bu kadar kozmetik firması vardır.
Bi güleceğim şimdi yine, kadın zaten oluştan güzeldir, estetiktir bir üst gelişmiş modeldir çünkü. Kozmetik firmaları da her yaşta güzelliğin devamlılığı için varlar . Tercih meselesi bu, yaşam şekli ister kullan, ister kullanma.
--Heh! tamda bunu düşündüm şu an, e tabii
baksana ünlülerin makyajsız ya da bakımsız hallerine, ya da tv. de izlerken
aniden yakalandıklarında koca koca gözlüklerle kendilerini sakladıklarını,
güvensiz tavırlarla soruları
cevapladıklarını. Ama bakımlılarken öylemi? evrim geçirmiş gibi, cesurca konuştuklarını
görüyoruz ...
İç ses galiba bana hak mı veriyorsun? Ama biz ünlü değiliz, abartmadan da bakımlı
görünebiliriz bir kaç uygulama ile, kendimiz için, daha iyi hissetmek için.
--Amann boş ver ya!! yat biraz daha, ona ayıracağın zamanda biraz daha uyu, kalk yüzünü yıka giyin git işte, işine gücüne bak, yoğunsun bu gün çok iş var anca yetişirsin. Aksaklıklar olursa iş yerinde patronun, evinde eşin dır dır yapar.

Dinlemeyeceğim ben seni, sabah kalkar kalkmaz duş yapacağım çünkü suyun verdiği enerjiyi hiç bir şey vermiyor...
Yüzüme gözeneklerim sıkışsın diye kompres yapacağım toniğimmm..
Sonrasında gözlerim için kullanacağım göz kremim ve nemlendiricim..

http://goo.gl/MiAbxP
Hafif bir makyaj, concellerım, rimelim, allığım rujum..
http://goo.gl/iJfqJD
Güzel kokulu parfümüm
http://goo.gl/z1g2we
Yazan: Ayşegül DADAK
Tüm kozmetik ürün ve markalara
www.strawberrynet.com'dan ulaşabilirsiniz.
Hızlı alışveriş için tıklayınız.
ANNEM DİYOR Kİ; BOYUN VE ELLERINE BAKMAZSAN OLMAZ...
İkinci dünya savaşı sonrası doğan çocuklardan olan annem yaşlanmayacağız, genç kalacağız diyen jenerasyondan (baby boomer) Bir kadının kendine bakması ve güzelliği kendisini sevmesi, değer vermesi ile alakalıdır der.
Çocukluğum,
gençlik yıllarım annemin cilt konusunda da bana verdiği tavsiye, alışkanlıklar
ile geçti. Özellikle konu
cilt ise kızım bakarsan bağ, bakmazsan dağ olur, cilt bizim giysimiz ve ölene
kadar da bizi koruyacak, dolayısıyla senin de ona iyi bakman gerekir.
Kıyafetini ayakkabını eksik al, ama cildini ihmal etme. Hele hele bilmediğin
kalitesiz ürünleri hiç kullanma. Bir liraya ruj mu olur? yada işportadan cilt
ürünü mü alıyorsun? o zaman sana getireceği olumsuzluklara da katlanmak
zorundasın. Onları kullanarak, geçici
bir renklendirme yapabilirsin ama sana vereceği hasarı tahmin bile edemezsin.
Öyle aman aman cildin için çok paralarda harcaman gerekmez, doğru ürünleri bul,
say ki ürün pahalı fakat satın aldığın o ürünü en az 6 ay kullanırsın,
yani bakım malzemeleri, makyaj
malzemeleri kaliteli ve biraz pahalı da olsa kendisini amorti ediyor.
Doğru da söylüyor aslında kullandığım ürünlerde kaliteyi ve doğru ürünü ön
planda tuttum, fiyat olarak pahalı ürünlerde kullandığım zamanlarda oldu.
Şimdilerde annemin söyledikleri ve tercihlerimin ne kadar doğru olduğunu
görüyorum. Gençlikte zaten gençsin ama o yaşlarda başlamalı beslemeye ki,
ilerleyen yaşlarda hala genç bir görünüme sahip olabilesin. Hep anlattı bana, hala da anlatıyor.
Annem der ki; bir
kadının yaşı eğer iyi bakmazsa boynundan ve ellerinden belli olur, yüzüne
cildine ne kadar önem veriyorsan aynı işlemleri boynuna ve ellerine de
yapacaksın.
Ne yalan söyleyeyim yaşına göre güzel ve bakımlı bir kadın
vesselam, cami yıkılsa da mihrabı yerinde olanlardan, şu an 71 yaşında
olmasına rağmen.. Dışarıdan bakıldığında 55-60 yaş görüntüsünde üstelik
estetik, botox vs.de yok. İyi bakar kendisine, özellikle de boyun ve ellerine..
Her gün boyun egzersizini ihmal etmez. İş yaparken ya da yürürken boynunu aşağı
sarkıtma bu kırışmasına neden olur, başın dik yürü, iş yap der. Her gün boyun
egzersizi yap, bunu 3 set halinde 20 şer kez tekrarla. Bak şöyle yapacaksın
1. Ağzını “O”
harfini söylüyormuş gibi yap ve bırak. Biraz acı hissediyorsan bu iyi bir şey
kasların çalışıyor demektir.
2. Alt
çenenin her iki tarafında bulunan bölgeyi geriye doğru iyice germelisin. Boyun
bu şekilde gerilir bunu hisset.
3. Başınızı
yukarı kaldırarak sanki “U”
harfini söylüyormuşsun gibi
boyunun gerilmesini sağla.
4. Başını sağa ve sola çevirip yukarı bakarak
ağzınızı gülüyormuş gibi yap (bu arada dişlerin görünsün)
Sonrasında mutlaka boynuna sıkılaştırıcı sarkma engelleyici krem
kullanmalısın. Yüzüne ne yapıyorsan boynuna ve dekoltene de aynı itibarı
göstermelisin
Sisley Botanical Boyun Kremi
(Bu linkten boyun bakımı ile ilgili ürünlere kolayca ulaşabilirsiniz.)
Eller var ya şu eller, en fazla kullandığımız
organımız. Yemek yapar, deterjanlarla en fazla onlar haşır neşir olur, dışarıda
olduğundan soğuk, güneş ışığı, kuruma, çatlama bir çok nedenden etkilenir ve
yıpranır, buna bağlı olarak da yaş ellerde yansır. Bunun için el kremi
kullanmak, hatta lekelenme ve ince çizgiler için anti-agigng içeriğine
sahip ürünleri kullanmakta fayda olur. Gündüz ve gece kullanabilir kremler
ellerin yıpranması engeller. Kırışık ve bakımsız eller insanı daha yaşlı
gösterir, düşünsene çok şıksın ama ellerin bakımsız görünüyor nerede kaldı
şıklık?
Superhands El Güzelliği Bakım Kremi
http://goo.gl/3ezoNI
Bu konularda annemin söylediklerine her zaman itibar ettim, şu anda da
ilerleyen yaşıma rağmen görüntümden de gayet memnunum. Profesyonel yaşamda
çalışırken, para da kazanırken kaliteli ve dünya markalarını cildim için
kullanırken, bunları emekli olduğumda nasıl kullanacağım diye düşünürdüm. Çünkü
imkanlarım o zaman belki de bu ürünleri kullanmaya el vermeyecekti.
Benim için önemli çünkü kendimle ilgilenmek beni motive ediyor. Şanslıyım, şu
anda imkanlarım dahilinde yine dünya markalarını kullanmaya devam ediyorum.
Hatta sürekli takip ettiğim www.strawberry.com kozmetik sitesinde indirimde
yada fırsat ürünlerinde, bu ürünleri çok uygun fiyatlara temin etme fırsatı
bulabiliyorum.
Kendiniz için önceliğiniz cildiniz ise aynı benim gibi, bu siteyi takip etmenizi
öneriyorum.
Güzel olun, genç kalın, sevgiyle kalın ...
Yazan:
Ayşegül DADAK
Tüm kozmetik ürün ve markalara
www.strawberrynet.com'dan ulaşabilirsiniz.
Hızlı alışveriş için tıklayınız.
http://goo.gl/UpQe7
Kaydol:
Kayıtlar
(
Atom
)